Hakkımda

Ben Musa APAYDIN, 14 Aralık 1950 Kars'ta doğdum. İlköğretimimi Sarıkamış Erenler ilkokulu ve Sivas Halil Rıfat Paşa ilkokulunda, ortaöğrenimimi Sivas Demir ortaokulunda, Lise eğitimimi Eskişehir Atatürk Lisesinde tamamladım. Ardından TCDD'de 1 sene memurluk ve sonra ETİ Bozüyük'te işe başladım. 1981 yılında Mihriban hanımla hayatlarımızı birleştirdik. 2 çocuğum var, büyük oğlum Eskişehir Bahçeşehir Lisesinde Edebiyat bölümü zümre başkanı, küçük oğlum ise Pamukkale Üniversitesi Tıp fakültesinden mezun oldu. Bilecik’in Osmaneli ilçesinde doktorluk yaptıktan sonra Kalp ve Damar cerrahisi uzmanlık eğitimi için Çam ve Sakura Şehir Hastanesinde asistanlık yapmakta.

Sayfamı ziyaret edenler

8 Kasım 2021 Pazartesi

HAZAN

 HAZAN

Ayşe Kulin

Birinci basım Temmuz 2021 ( yüzbin adet)

İkinci basım Eylül 2021

Everest Yayınları

326 sayfa 

Ayşe Kulin yine kendini yazmış. Kitabın isminden anlaşılacağı gibi “ HAZAN” dönemi. Yaşamının uzunca bir bölümünü kendine özgü üslubuyla kolay okunan ve hiç elinden bırakmayacak tarzda bir kitap. Kitabı kesinlikle okumanızı tavsiye ederim. Aynı zamanda bir dönem romanı. Gezdiği ülkeler, gezdiği şehirler ve başına gelen tatlı, komik  ve ilginç olaylar. 

Ben sizlere Kulin’in Macaristan’da yaşadığı olayı.  ve görseli çok güzel anlatmış, bende sizlere aktarayım. 

Macar çocuklarına Türk  kardeşlerini ve Türkiye’nin güzelliklerini anlattım. .....

Son günümüzde öğle yemeğine aramıza  Türkiye’den gelen genç bir grup katılmıştı.  İncecik kumral bir kız,  esmer toraman bir genç adam. Kim olduklarını bilmiyorum, büyük ihtimalle Almanya’da yaşayan genç Türk yazarıydı. ......

Otobüslerle konser mekanına götürüldük. ....Siyah fonda piyanoyu neden sonra gördüm. ....Piyanodaki solist, Tuluğ Tırpan! Kim ola ki. Adını hiç duymadığım bir piyanist. Meğer Almanya’da yaşıyormuş. ......

Birinci bölüm simsiyah sahnede bir ney sesiyle başladı. Karanlığın içinden perde perde yükseldi ezgi. Işık siyah zemine vurdu... yerde, kırmızı şalın altında bir şey vardı. .. o şey kımıldadı. .. bir kol uzandı şalın altından, bir baş, bir kol daha... çok yavaş hareketlerle bir can kıvranarak, çırpınarak  doğdu dünyamıza adeta ve elindeki şalı hiç bırakmadan, kâh ona sarılarak, kâh ona bürünerek onunla hemhal olarak, yavaşça ayaklandı, dönmeye başladı.... dönüyordu....dönüyordu.....  hiç durmadan, hiç yorulmadan, dünyamız gibi hem kendi yörüngesinde hamde görünmez bir yıldızın yörüngesinde dönüyordu.

Şal işaret parmağının ucunda göğe doğru yükseliyordu...

8 Kasım 2021

ESKİŞEHİR


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder