ANITKABİR

 

ANITKABİR

BİR VEDA BİR BAŞLANGIÇ

Hazırlayanlar: Kasım Mehmet TEKE - Bora ÖNCÜ 

Türkiye İş  Bankası

Kültür Yayınları

Birinci baskı: Haziran 2019

Üçüncü  baskı: Kasım 2020

629 sayfa

Türk Kurtuluş Savaşının başkomutanı, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, eşsiz kahraman, büyük devlet adamı Gazi Mustafa Kemal Atatürk, sadece Türkler için değil, tüm dünya milletleri için bir örnek liderdir. ...

Tüm hayatını ulusuna adayan, gerçekleştirdiği devrimlerle Türk ulusunu çağa taşıyacak temelleri atan Gazi Mustafa  Kemal Atatürk, 10 Kasım 1938 Perşembe günü saat 09:05’te hayata gözlerini yumdu. 

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete intikali, Türkiye’yi yasa boğduğu gibi bütün dünyada da yankı uyandırdı. Dünya büyük liderlerden birini kaybetmişti.

Kaybettiği büyük önderinin ölümsüz kişiliğine yakışır bir anıt mezar yapılması Türk ulusunun ortak dileğiydi. Anıtkabir, özgürlüğüne ve bağımsızlığına kavuşturduğu Türk ulusunun, Atatürk’e olan minnet borcunun bir ifadesi ola4ak inşa edildi.

Büyük özenle hazırlanan bu eseri. meydana getirenlere öncelikle teşekkürü bir borç bilerek, Atatürk’ün vefatından sonrasında yayınlanan metinler ile Anıtkabir’deki kitabelerde yer alan metinler eserlerde olduğu gibi verilmiş. İnanıyoruz ki bağrından çıktığı büyük Türk milleti, yüreğinde taşıdığı sevgiyle eşsiz liderini hiç  unutamayacak ve onun manevi mirasına daima sahip çıkacaktır.

 Kitap birinci hamur kuşe kağıda basılmış , renkli ve siyah-beyaz fotoğraflarla bezenmiş eşsiz bir eser. Hazırlayan değerli insanlara teşekkürü bir borç bilirim. 

Atatürk’e muhabbet duyan herkes in kütüphanesinde bulunması gereken eşsiz bir eser. 

İyi okumalar dileğiyle

26 Ocak 2023

ESKİŞEHİR

HÂLL-İ MES’ELE-İ TUFAN

 

HÂLL-İ MES’ELE-İ TUFAN

ESER Gediz’li Ahmet Rüştü Paşa

H 1303/ 1886

Gediz Belediyesi Kültür Yayınları

Birinci basım 2021

129 sayfa 

Osmanlıca Aslından Çeviren

Arş. Tarihçi Halil Kahraman

Kütahya  ahit Paşa Yazma Eserler Kütüphanesi

1833- 1897 yılları arasında yaşamış, Devlet Adamı, Divan Şâiri, nâşir olan Ahmet Rüştü Paşa, zamanına göre birtek kaynağa bağlı kalmaksızın Nuh Tufanı olayını kitaplaştırmış. Kitabını. 8 Mart 1886 tarihinde Ebüzziya Matbaasında basılmıştır.

Nuh Tûfanı hakkında halk dilinde dolaşan Yahudi kaynaklı inanç ve rivayetlerin reddini ve onların geçersizliğini, gökten inen ve semâvi belâ’nın sadece Nuh kavminde has olarak meydana geldiğini savunan ve diğer milletleri, yeryüzünedeki tüm kıt’aları kapsadığı görüşüne itiraz edenler ile bu tufanın tüm dünyayı kapladığını savunanların görüş ve  itiraz noktalarını inceliyecek  bildiren  Konya. Merkez eski valisi Rüştü  Paşa tarafından kaleme alınan bu eser, herkese faydalı olacağı düşüncesi ile zamanın bilirkişileri tarafından kitaplaştırılmaya karar verilmiştir.  İyi okumalar.

20 Ocak 2023

ESKİŞEHİR

Mühürlü Vagon

 

Mühürlü Vagon

Hüseyin Hakkı Kahveci

Ulak  Yayıncılık 4. Baskı

Temmuz 2022

208 sayfa

Mühürlü vagonun gizemi, içersinde Lenin’i taşımasıydı. Bu kişi Atatürk’ün Kurtuluş savaşını kazanmasında madde ve mana açısından, Sovyet Rusya  devlet başkanı kimliği ile TÜRK milletler ailesine büyük destek vermiştir. 

Tabi diğer tarafdan sıcak denizlere inme stratejisini yok sayamayız

Aslında her şey İsviçreden kalkarak Rusya içlerine yol alan MÜHÜRLÜ BİR TREN’LE başladı. Bu tren öyle veya böyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurul asına yol açan önemli bir sembol olarak önümüzde duruyor. Kitapta Atatürk be Lenin’in dikkat çeken ortak noktaları TÜRK Olmaları. Kahveci ki5abaında bu noktayı çok güzel açıklamış, ister istemez şu tez akla geliyor. “ Türk’ün Türk’ten.  başka dostu yok”. 

Kahveci Türk halkının pek bilmediği Lenin’den sonra Sovyet Rusya’da olan olayları çok güzel anlatmış. 

Hüseyin Hakkı Kahveci’nin okuduğum ilk kitabı, tesadüfen aldım. Alıp okuduğuma memnun oldum.  Tarih her zamanı doğruları açıklamaz. Kahveci araştırmacı-gazetecilik ve bu süreçlerde saklanan şifreleri ve gizli kalkmış olayların detaylarını stratejik, istihbarat, analiz ölçüsünde çözmüş  ve okuyucusuna sunmuş. 

Tarihe biraz ilgi duyuyorsanız bu kitabı muhakkak okuyun. İyi okumalar. Kitapsız kalmayın. 

18 OCAK 2023

ESKİŞEHİR

Anadolu’dan Filistin’e Türklerle omuz omuza

 

Anadolu’dan Filistin’e 

Türklerle omuz omuza

Hans Guhr 

Çeviren: Eşref Bengi Özbilen

Türkiye İş   Bankası

Kültür Yayınları

Üçüncü Baskı , Ocak 2021

270 sayfa

1916 yazından dünya harbinin sonuna kadar bir Osmanlı piyade Tümeni’nin komutanı olarak, Doğu Anadolu yaylası, güneydoğu Anadolu , Mezopotamya ve Filistin’deki muharebelere katılıp, Anadolu’da Ruslar’la, Filistin’de İngiliz’lerle savaşlara katılıp gerek Osmanlı’nın 1916- 1918 yıllarındaki  durumu, ordunun, pejmürde durumunu buna karşılık Türklerin kahramanlığını çok güzel anlatmış. 

Kitap okunurken  Filistin topraklarında Arapların Osmanlı  askerlerine yaptığı kalleşliği çok güzel paylaşmış. Yenilen Osmanlı askerleri dönüş yolunda yerleşim yerlerinden geçerken, evlerin damlarından askerler üzerine kızgın yağ atıldığını, devamlı taciz ateşi yapıldığı,  bitap düşen askerlerin uğradığı işkence ve insanlık dışı olayları çok güzel anlatmış. Filistin Osmanlı komutanlarından, Liman  Von Sanders, Mustafa Kemal, İsmet ,Enver Paşa, Kazım Karabekir Paşaları ve onlarla ilgili anılarını okuyuculara bırakıyorum. 

 Hans Guhr’un anılarını okurken kâh üzülüyor, kâh gülümsüyor, bazende şaşırıyorsunuz. Beni şaşırtan olaylardan biri ise  misafir gittikleri bir Kürt evinde akşam sohbet edilirken evin sahibi akşam üzeri   Yere serdiği  seccade üzerinde namazını kılıp bitince tekrar sohbete devam etmesi ile bir sayfadan çok seccadeyi anlatması.

“...... mesela namaz seccadesi , dini tasavvurun bir sembolize istinat ederler. Böyle bir seccade dikdörtgen şeklindedir ve alt kenarı rengarenk motiflerle süslüdür. Bu dünya ahvalini göstermek içindir. Her iki yanda Tanrı’nın gücünün ve cennetin yeryüzü bağlantısının sembolü olarak güçlü sütun motifleri 

işlenmiştir. Bu iki sütun arasında ebediyeti temsil etmek üzere muntazam ve tek renkli bir satıh bulunur. Yukarıda Kadir-i Mutlak’ın ruhunu temsil eden enedi kandil sarkmaktadır, onun üstünde seccadenin kenarları çiçekler ve renkli motiflerle süslüdür. Bunlar cennetin huzur ve güzelliklerine işaret ederler. ....” 

Bir Hıristiyan Alman Subayından bu satırları  okumak insanın hoşuna  gidiyor. 

Tabi bizim pek fazla bilmediğimiz veya bize öğretilmeyen  Osmanlı döneminde Osmanlı orduları içersinde yüzlerce Alman subayı, binlerce Alman askeri Osmanlı   saflarında savaşmakta.  Osmanlı. subayları bu Alman Subaylarını sevmeseler de onları takdir edip, her zaman örnek almışlardır. İyi okumalar. 

13 Ocak 2023

ESKİŞEHİR