18 Nisan 2017 Salı

Cumhuriyet'in Üç Fedaisi

Cumhuriyet'in Üç Fedaisi
Tekin Yayınevi 1.Baskı Aralık 2016 299 Sayfa
 

   Atatürk'ün yakın çevresinde üç aydın kişi bunlar Mahmut Esat Bozkurt , Şükrü Saraçoğlu, Dr.Reşat Galip. Bu üç fedai gördükleri eğitim ve genel kültürleri genç yaşta yaşadıkları hayat deneyimleri uygulamadaki başarıları her şeyin önüne geçmiştir. Yaptıkları işler mucize düzeyindedir. Modern Türkiye'nin kuruluş şunu. Hem mimarları hem de amelesidirler. Özdemir İnce kitabını şöyle tanımlıyor .

   Mahmut Esat Bozkurt: 1892 Kuşadası doğumlu 21 Aralık 1943. İstanbul'da vefat ediyor. Bazı işgüzarlar soyadı için ona bazı şeyler yakıştırsa da bu soyadını Atatürk kendisine vermiş bu isim Egede Girne yakınlarında Fransız Lotus isimli yolcu gemisi ile çarpışarak batan Bozkurt isimli kömür gemisinin uluslararası mahkemelerde savunan ve kazanan kişi. 5 Kasım 1925 tarihinde Ankara Hukuk Mektebinin açılmasında büyük payı oldu. 3. Ve 4. İnönü Hükümetinde şimdiki adıyla Adalet Bakanlığı yaptı.1935 yılı da Mason Localarının kapatılmasının baş aktörü. Eğitimine gelince İsviçre Freiburg Hukuk Fakültesi'ne sunduğu doktora tezi ile "Summa Cum Laude" derecesini almış halen bile bu dereceye sahip çok az kişinin olduğunu belirtmekte yarar var Bakanlığı döneminde Medeni Kanunu İsviçre'den Türk Ceza yasasını İtalya'dan almış ve bunları çok kısa zamanda uygulamayı başarmışlardır. Mahmut Esat Bozkurt Atatürk'ten sonra Cumhuriyetin sivil yapı ustasıdır. Kurtuluş savaşı başlarken Avrupa’da tahsilde olan Bozkurt İtalya'dan Türkiye'ye bir gemi ambarında kaçak gelmiş ve Kuşadası ve çevresinde Kuva-yi Milliye’ye katılmıştır.

    Mehmet Şükrü Saraçoğlu:1886 yılında Ödemiş doğumlu, ölümü 27 Aralık 1953 İstanbul 1942-1946 Türkiye Başbakanlığı yapmış siyaset adamı.1938-1942 arası Dışişleri Bakanı 1948-1950 TBMM Başkanlığı yapan Saraçoğlu Atatürk ve İnönü'den sonra Time Dergisine kapak olan üçüncü Türk olarak Tarihe geçmiştir. M.Esat Bozkurt'la İtalya’dan İtalyan gemisi ile kaçan ikinci kişi Mehmet Şükrü'dür. 1933-1938 yolları arasında İnönü ve Bayar hükümetlerinde Adalet Bakanlığı görevlerinde bulundu. Öldüğü zaman İstanbul Nişantaşı'nda kirada oturuyordu. Ödemişteki yayla evinden başka bir mülkü yoktu. Başbakanlığı döneminde çıkarılan Varlık Vergisi nedeni ile halen tenkit edilmekte ve topraksız köylüye toprak dağıtma konusunda kanunda onun Başbakanlığı döneminde çıkarımış, Sazak, Menderes, Bayar, Koraltay, Köprülü gibi milletvekilleri Karşı çıkarak CHP içinden çıkacak yeni bir siyasi partinin sinyalini vermişlerdir. Hasta derecede Fenerbahçeli ve 1950 sonrası Fener Maçına sıraya girip bilet alacak kadar mütevazi. Başbakanlığı döneminde oğlu ve kayınbiraderi Ankara’da Fener maçına gitmek istiyorlar "götürürüm ama bilet alıp gireceksiniz" der ve bilet gişesinin önünde onları siyah arabasından indirir. Yukarıda bahsettiğim Varlık Vergisini sanki yalnız azınlıklara çıkarılmış gibi gösteren bununla ilgili kitap yazıp film yapanlar bu kitapta varlık vergisi ödeyen Türk zenginlerini de listesini bulacaklardır. Bu kanuna kimse sahip çıkmazken Saraçoğlu bu kanunu ben çıkarttım demiştir. İşte Saraçoğlu böylesine cesur Ödemiş deyimi ile "başı kıçı oynamayan" bir efe devlet adamıydı.

    Reşit Galip: 1893 Yılında Lodos ‘ta doğdu Babası mahkeme reisi idi. İlk tahsilini Lodos'da yaptı babası Fransızca öğrensin diye Yahudi okuluna göndermiş bu konu şimdiki fırıldaklar tarafından suistimal edilmiş,Andımızın yazarı olan Reşit Galip Yahudi olduğu iddia edilmiştir. Ey fırıldak yalayıcı şimdi senin çoçuğun İstanbul'da Saint Joseph, Robert kolejlerini kazansa veya öyle bir imkanın olsa göndermez misin o zaman sen fırıldak Hristiyan mı olursun neyse bu bahsi kapatalım. Aslında mesleği doktorluk Mersin’de görevli ve Atatürk'ün Mersin seyahatinde karşılama konuşmasını yapınca Ata’nın dikkatini çekiyor ve ilk seçimlerde onu mebus olarak meclise girmesini sağlıyor. Birçok anılarda anlatılan Atanın akşam sofrasında Milli Eğitim Bakanını tenkit edince Ata tarafından masadan kalkması istenince "bu masa halkın masasıdır" diyen kişi Atatürk daha sonra Galip'i Milli eğitim Bakanı yapıyor. Galip 43 yaşında vefat ediyor ve öldüğü zaman cebinde sadece beş lirası vardı. Galip yalnız siyasetçi değildi Devrimciliği, köycülüğü, eğitimciliği, akademisyenliği ve 23 Nisan Çoçuk bayramının babası yıllarca okullarımızda okutulan "Varlığım Türk varlığına armağan olsun" ile biten andımızın söz yazarı.

    Bu insanları hiç kimse hokkabaz islamcılarla, naylon demokratlarla fırdöndüllerle-liberalerle ıskarta solcularla karıştırmasın.






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder