CIA KÜRTLERİ
Kürt Devletinin Gizli Tarihi
Asi Kitap Yayınevi 1.Baskı Eylül 2016 381 sayfa
Kitap dört bölümden oluşmuştur.Birinci bölüm 1970 yılları Molla Mustafa Barzani dönemi. Barzani ABD’ye bel bağladığı ABD kürtlere sırt çevirip kürtleri İran Şahı’nın ellerine bırakılması ABD Kürtleri önemsememesi sonucu Barzani etkin Yahudi lobisi vasıtasıyla Kürt İsyanının ABD'nin dikkatini çekmesini sağlıyorlar. Bu arada SSCB de boş durmuyor Irak merkezi hükümetiyle yakınlaşıyor. ABD ile kürtlerin yakınlaşması 1972 yılında başlar, bu yakınlaşma CIA ile kuruluyor ve gizlilik içeriyor. Barzani ABD ye şöyle diyor "ABD bizi kurtlar karşısında korursa Amerika'nın çıkarlarına göre hareket etmeye hazırım. Yeterli desteği alırsak Kerkük’teki petrol yataklarını ele geçirir ve işletmesini Amerikalı şirketlere işletmesini veririz." Molla Barzani zaman zaman ABD Başkanlarına mektuplar yazmakta bazılarında yalvarmakta bazılarında ise "Yarım asırdır halkım tüm umudunu bana bağladı şimdi ben bu umudu size devrediyorum." Diyordu. 1978 Yılında Başkan Carter Washington da yapılan NATO toplantısında "Bölgedeki ayrılıkçı gruplara destek vermeyeceğiz" diyordu.
Barzani kanser olmuştur tedavi için gittiği ABD’lerinden bir uçak kargosunda tabut içinde dönüyordu. Ne yazıkki doğduğu topraklara değil de İran'ın kürt bölgesine gömülüyor. Artık oğul Mesut Barzani dönemi başlıyor. Irak Kürt bölgesinde iki düşman kardeş ortaya çıkıyor. Bunlar Talabani’nin partisi KYB ve Barzani’nin partisi KDP Irak Merkezi yönetim Başkanı Saddam da boş durmuyor, 16.03.1988 tarihinde 5000 kişinin öldüğü Halepçe katliamını yapıyor. Kitabın ikinci bölümünde Körfez savaşı ve çekiç güç anlatılıyor. Yıl 1991 ABD Başkanı Irak’daki kürt ve Şiileri ayaklanmaya çağırıyor, Saddam bu ayaklanmayı çok kanlı bir şekilde bastırıyor ve binlerce kürt İran ve Türkiye ye sığınıyor. Kürtler bir kez daha ABD tarafından yalnız bırakılmışlardır. Yıllar geçtikçe CİA kuzey Irak’a iyice yerleşmiş bu dönemde bazı kürtleri helikopterlerle İncirlik üssüne oradan uçaklarla ABD götürüyorlar. Bu kişiler neye göre ve ne için seçildiği ve sayıları bilinmiyor. Kuzey Irak artık Saddam'ın muhalifleri ve istihbarat örgütlerinin barınağı olmuş ABD Arap istihbarat örgütlerinin finansmanıyla MOSSAD’ın ve MI-6’nın yardımı ile Irak muhaliflerini örgütlemeye çalışıyor. Ahmet Çelebi ve İyat Allavi gibi Irak muhalifleri bu dönemde CIA karargâhının popüler isimlerindendi. BU güne kadar çekimser davranan Türkiye artık Barzani ve Talabani ile ilişki kurmuş Ankara'yı ilk ziyaret eden Talabani olmuştur. Talabani şu öneri ile geliyor, "Musul’u alın bizde sizinle birleşelim" gibi önerilerde bulunuyor. Zaman içersinde bu şahıslara Türk Pasaportu verilip bunları ABD’ye girip çıkmaları sağlanıyor.
Artık Kuzey Irak yol geçen hanı gibidir. Türkiye'yi rahatsız eden yalnız çekiç güç değildir, sayıları 150’yi bulan ve hepsi istihbarat ajanlarının barındığı Hükümet Dışı Kuruluşlar NGO yani yardım kuruluşları. Tabi bizim MİT da boş durmuyor zamanla deşifre olup kötü sonuçlar alınıyordu.19 Ocak 1994 tarihinde Ankara'da yapılan cenaze töreni PKK yandaşları tarafından öldürülen MİT ajanı Canan Kocahekimoğlu'dur. Artık ABD bu bölgede baş aktördür. Talabani ve Barzani çatışmaya devam ediyor, Talabani İran'la iş pişiriyor Barzani Saddam' a yanaşıyor. ABD bu duruma el koyup zamanla bunların barışmalarını sağlıyor, Türkiye ve İngiltere bazı toplantılara gözlemci olarak katılıyor. Kitabın üçüncü bölümü CİA’nın Kürt peşmergelerini anlatmaktadır. Talabani bu kadar anlaşmalara rağmen İran la iş pişiriyor bu Kürt'ler arası da hoş karşılanmıyor Talabani için "işbirlikçi hain" anlamında "cahş" olarak anılıyor. Barzani de Saddam’a yanaşıp ve Saddam’ı Kuzey Irak a çağırır. Sadam büyük bir kuvvetle Kuzey Irak a girer, ABD’yi telaş sarar bölgedeki ajanlarını Türkiye üzeriden kaçırır. Aslında zaman zaman kesintiye uğrasa da Saddam ile Barzani’nin temasları hep vardı. Sorçi Aşireti Talabani’nin yanında yer alması İran’ın KYB’yi desteklemesi askeri dengenin KYB lehine değişmesine yol açmıştı. Saddam Kuzey Irak a saldırır ABD tehditleri Saddam’ı caydırmaya yetmedi. Bu sefer panikleye KYB’di Talabani hemen telefona sarıldı ABD Dışişleri bakan Ardıncısını aradı ABD’nin bir karşılık vereceğini sanan Talabani boşa bekledi ABD bir kez daha Kürtlere sırt çevirmişti.2 Eylül 1996 tarihinde Erbil de Irak bayrağı dalgalanıyordu. A
BD Kendi ajanlarını kurtardıktan sonra kendi adına çalışan kürt paşmetgelerin peşine düştü. Türk Dışışleri Bakanı Tansu Çiller ve ABD çok sayıda yazışma yaparak tahliyelerin Türkiye üzerinden yapılmasına karar verdiler. İlk etapta 2500 peşmerge aileleriyle beraber ABD tarafından sınıra getirilip Diyarbakır ve İncirlik üzerinden uçaklarla Guam adasına sevk edildiler. Sevk sonucu ABD Başkanı Clinton yazdığı mektupda "Hükümetimin aynı zamanda Kuzey Irak ta ABD adına çalışan kişilere karşı sorumlu bulunmaktadır. Hükümetiniz Türkiye üzerinden transit geçişlerine izin vermek yönünde aldığı zor karar her türlü takdirin şevkinde olan bir insani davranıştır. Size minnettarım." İkinci tahliye 4000-4500 kişilik grup bunların yaklaşık 700 kadarı NGO çalışanı. Üçüncü tahliye bunu dördüncü Takip etti Eylül-Aralık 1996 yılında Saddam’ın Kuzey Irak a girmesiyle ABD Kuzey Irak’tan 6500 kişiyi Guam adasına sevk etti. ABD Hükümeti bu tahliyeler neticesi CIA ve Savunma Bakanlığı çalışanlarına Üstün Hizmet Madalyası verdi. Kürt'lerin ABD’lerine ilk gidişleri 17.yüzyıla dayanır. Bu yüzyılda kürt isyanları ve bastırılması sonucu 1000 kürtün ABD ye girmesine izin verildi.
Bugün ABD’de 25000 kürt nufusu var.İkinci göç Halepce katliamından sonra 3500 kürt ün ülkeye girmesine izin verilmiştir. Kitabın dördüncü bölümünde 1996 sonrasından Bahsetmiş 1970’li yıllarda başlayan mücadele 2016 da hala kürtler bağımsız bir ülke kuracak mıyız hayalindeler. Kuzey Irak’ı çevreleyen yöre ülkeler istemiyorlar, acaba ABD istiyor mu?
Kürt Devletinin Gizli Tarihi
Asi Kitap Yayınevi 1.Baskı Eylül 2016 381 sayfa
Kitap dört bölümden oluşmuştur.Birinci bölüm 1970 yılları Molla Mustafa Barzani dönemi. Barzani ABD’ye bel bağladığı ABD kürtlere sırt çevirip kürtleri İran Şahı’nın ellerine bırakılması ABD Kürtleri önemsememesi sonucu Barzani etkin Yahudi lobisi vasıtasıyla Kürt İsyanının ABD'nin dikkatini çekmesini sağlıyorlar. Bu arada SSCB de boş durmuyor Irak merkezi hükümetiyle yakınlaşıyor. ABD ile kürtlerin yakınlaşması 1972 yılında başlar, bu yakınlaşma CIA ile kuruluyor ve gizlilik içeriyor. Barzani ABD ye şöyle diyor "ABD bizi kurtlar karşısında korursa Amerika'nın çıkarlarına göre hareket etmeye hazırım. Yeterli desteği alırsak Kerkük’teki petrol yataklarını ele geçirir ve işletmesini Amerikalı şirketlere işletmesini veririz." Molla Barzani zaman zaman ABD Başkanlarına mektuplar yazmakta bazılarında yalvarmakta bazılarında ise "Yarım asırdır halkım tüm umudunu bana bağladı şimdi ben bu umudu size devrediyorum." Diyordu. 1978 Yılında Başkan Carter Washington da yapılan NATO toplantısında "Bölgedeki ayrılıkçı gruplara destek vermeyeceğiz" diyordu.
Barzani kanser olmuştur tedavi için gittiği ABD’lerinden bir uçak kargosunda tabut içinde dönüyordu. Ne yazıkki doğduğu topraklara değil de İran'ın kürt bölgesine gömülüyor. Artık oğul Mesut Barzani dönemi başlıyor. Irak Kürt bölgesinde iki düşman kardeş ortaya çıkıyor. Bunlar Talabani’nin partisi KYB ve Barzani’nin partisi KDP Irak Merkezi yönetim Başkanı Saddam da boş durmuyor, 16.03.1988 tarihinde 5000 kişinin öldüğü Halepçe katliamını yapıyor. Kitabın ikinci bölümünde Körfez savaşı ve çekiç güç anlatılıyor. Yıl 1991 ABD Başkanı Irak’daki kürt ve Şiileri ayaklanmaya çağırıyor, Saddam bu ayaklanmayı çok kanlı bir şekilde bastırıyor ve binlerce kürt İran ve Türkiye ye sığınıyor. Kürtler bir kez daha ABD tarafından yalnız bırakılmışlardır. Yıllar geçtikçe CİA kuzey Irak’a iyice yerleşmiş bu dönemde bazı kürtleri helikopterlerle İncirlik üssüne oradan uçaklarla ABD götürüyorlar. Bu kişiler neye göre ve ne için seçildiği ve sayıları bilinmiyor. Kuzey Irak artık Saddam'ın muhalifleri ve istihbarat örgütlerinin barınağı olmuş ABD Arap istihbarat örgütlerinin finansmanıyla MOSSAD’ın ve MI-6’nın yardımı ile Irak muhaliflerini örgütlemeye çalışıyor. Ahmet Çelebi ve İyat Allavi gibi Irak muhalifleri bu dönemde CIA karargâhının popüler isimlerindendi. BU güne kadar çekimser davranan Türkiye artık Barzani ve Talabani ile ilişki kurmuş Ankara'yı ilk ziyaret eden Talabani olmuştur. Talabani şu öneri ile geliyor, "Musul’u alın bizde sizinle birleşelim" gibi önerilerde bulunuyor. Zaman içersinde bu şahıslara Türk Pasaportu verilip bunları ABD’ye girip çıkmaları sağlanıyor.
Artık Kuzey Irak yol geçen hanı gibidir. Türkiye'yi rahatsız eden yalnız çekiç güç değildir, sayıları 150’yi bulan ve hepsi istihbarat ajanlarının barındığı Hükümet Dışı Kuruluşlar NGO yani yardım kuruluşları. Tabi bizim MİT da boş durmuyor zamanla deşifre olup kötü sonuçlar alınıyordu.19 Ocak 1994 tarihinde Ankara'da yapılan cenaze töreni PKK yandaşları tarafından öldürülen MİT ajanı Canan Kocahekimoğlu'dur. Artık ABD bu bölgede baş aktördür. Talabani ve Barzani çatışmaya devam ediyor, Talabani İran'la iş pişiriyor Barzani Saddam' a yanaşıyor. ABD bu duruma el koyup zamanla bunların barışmalarını sağlıyor, Türkiye ve İngiltere bazı toplantılara gözlemci olarak katılıyor. Kitabın üçüncü bölümü CİA’nın Kürt peşmergelerini anlatmaktadır. Talabani bu kadar anlaşmalara rağmen İran la iş pişiriyor bu Kürt'ler arası da hoş karşılanmıyor Talabani için "işbirlikçi hain" anlamında "cahş" olarak anılıyor. Barzani de Saddam’a yanaşıp ve Saddam’ı Kuzey Irak a çağırır. Sadam büyük bir kuvvetle Kuzey Irak a girer, ABD’yi telaş sarar bölgedeki ajanlarını Türkiye üzeriden kaçırır. Aslında zaman zaman kesintiye uğrasa da Saddam ile Barzani’nin temasları hep vardı. Sorçi Aşireti Talabani’nin yanında yer alması İran’ın KYB’yi desteklemesi askeri dengenin KYB lehine değişmesine yol açmıştı. Saddam Kuzey Irak a saldırır ABD tehditleri Saddam’ı caydırmaya yetmedi. Bu sefer panikleye KYB’di Talabani hemen telefona sarıldı ABD Dışişleri bakan Ardıncısını aradı ABD’nin bir karşılık vereceğini sanan Talabani boşa bekledi ABD bir kez daha Kürtlere sırt çevirmişti.2 Eylül 1996 tarihinde Erbil de Irak bayrağı dalgalanıyordu. A
BD Kendi ajanlarını kurtardıktan sonra kendi adına çalışan kürt paşmetgelerin peşine düştü. Türk Dışışleri Bakanı Tansu Çiller ve ABD çok sayıda yazışma yaparak tahliyelerin Türkiye üzerinden yapılmasına karar verdiler. İlk etapta 2500 peşmerge aileleriyle beraber ABD tarafından sınıra getirilip Diyarbakır ve İncirlik üzerinden uçaklarla Guam adasına sevk edildiler. Sevk sonucu ABD Başkanı Clinton yazdığı mektupda "Hükümetimin aynı zamanda Kuzey Irak ta ABD adına çalışan kişilere karşı sorumlu bulunmaktadır. Hükümetiniz Türkiye üzerinden transit geçişlerine izin vermek yönünde aldığı zor karar her türlü takdirin şevkinde olan bir insani davranıştır. Size minnettarım." İkinci tahliye 4000-4500 kişilik grup bunların yaklaşık 700 kadarı NGO çalışanı. Üçüncü tahliye bunu dördüncü Takip etti Eylül-Aralık 1996 yılında Saddam’ın Kuzey Irak a girmesiyle ABD Kuzey Irak’tan 6500 kişiyi Guam adasına sevk etti. ABD Hükümeti bu tahliyeler neticesi CIA ve Savunma Bakanlığı çalışanlarına Üstün Hizmet Madalyası verdi. Kürt'lerin ABD’lerine ilk gidişleri 17.yüzyıla dayanır. Bu yüzyılda kürt isyanları ve bastırılması sonucu 1000 kürtün ABD ye girmesine izin verildi.
Bugün ABD’de 25000 kürt nufusu var.İkinci göç Halepce katliamından sonra 3500 kürt ün ülkeye girmesine izin verilmiştir. Kitabın dördüncü bölümünde 1996 sonrasından Bahsetmiş 1970’li yıllarda başlayan mücadele 2016 da hala kürtler bağımsız bir ülke kuracak mıyız hayalindeler. Kuzey Irak’ı çevreleyen yöre ülkeler istemiyorlar, acaba ABD istiyor mu?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder