4 Şubat 2021 Perşembe

Sü-Lâle Devri


 SÜ-LALE DEVRİ 

Mustafa Balbay

Halk Kitabevi

1. Basım 2016 , 231 sayfa.     

 

Balbay kitabın yazım yılı olan 2015’e kadar AKP iktidarını çok güzel özetlemiş. Tenkitlerin yanında Türkiye’de AKP iktidarının başarılı olduğu alanları da yazmış. Bunların başında algı operasyonları da geliyor. Eline geçirdiği medya gücüyle en kötü tabloyu bile pembeleştirebiliyor. Büyük bir başarısızlık olağanüstü bir başarı gibi gösterilebiliyor. 


Halkın daha iyiyi aramak yerine mevcutla yetinmesi sağlanabiliyor. İş dünyası gerçeği anlamak yerine dünyanın en iyi ekonomisi diye bir tablo çözebiliyor. Bütün bunların devamında toplumun en azından yarısı algı operasyonuna boyun eğip başka bir şey düşünemez hale geliyor. 

Süleyman Şah türbesinin Türkiye sınırındaki mayınlı araziye getirilebilmesi, özetlenen durumu bir kez daha gündeme getirdi. 

 Tüm dünya medyası Türkiye’nin Suriye’deki uluslararası hukukla kendisine ait olduğu onaylanmış bir toprak parçasından çekildiğini duyuruyor. 

 Üstelik çekilme sonrasında türbe olarak belirlediği yerin hukuksuz olduğunu işliyor; ama hükümet medyası şunu söylüyor: “ Dünya bize hayran...Tüm  dünya bize saygı duruşunda.”

Balbay Kitabında Nazım Hikmet gibi “serbest nazım” üslubu ile birde şiir kaleme almış. Bende bu şiirden bazı alıntılar yapayım.

İKTİ-DARDAKİ  AK BABA

Bugün gerçeklere gitmiyor elim

Masallar ülkesinde 


Bir varmış bir yokmuş

Memleketin birinde

Çare az dert çokmuş

Ahali aç, yönetenler tokmuş.

Ülkede şöyle uygulanırmış demokrasi: 

Benden olan millet, olmayan asi!

En tepedekinin adı Ak babaymış . 

Elinde kutsal kitap

Ondan vicdan beklemek boşuna çabaymış.

Arkasında devlet gücü

Cebinde haine

Vayy ona karşı çıkanın haline.

Memlekette seçimde yapılırmış

Ama sonuçlarını kabul edip etmemek

 Ak babaya bırakılırmış.

Gel zaman git zaman

Devran böyle sürmüş muntazaman.

Hep böyle olmuş siyasi kulvar

Ak baba onlara bakıp haykırırmış;

Bende ne çok kul var!

Halkla dengesini böyle kurmuş Akbaba:

Oyunu bana ver, gerisini koyver.

Sorunlarla kafa yorup kendini yorma.

Aldığın yardıma şükret,  enim adımı zikret.

Memleket edebiyatı denince hilal

Hazineden aslan payı denince Bilal

Halkta alışmış zamanla bu düzene

Garip bakmış vatan için kendini üzene.

Ak babaya yükseldiği yer yetmez olmuş.

Daha daha çok olmalıymış yetkisi

Dünyaya yayılmalıymış etkisi.

Bunun için Başkan olmalıymış.

.

.

.

.

.

.

Memleket yönetimi Ak babasını esiriymiş.

Ak baba da kaybetme korkusunun esiriymiş.

Bunu gören halk dönmüş şaşkına;

Bir çare bulun bulun Allah aşkına

Diktatörlüğün şu tarifi 

Bir kez daha bekliyormuş Arif’i

Bir kişinin milyonlara hükmetmesi,

Değildir diktatörlük.

Milyonların, bir kişinin zulmüne

Boyun eğmesidir diktatörlük.

4/2/2021 Eskişehir

Koranalı yıllar.








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder