16 Eylül 2018 Pazar

Bir Beyin Cerrahının Anıları


Bir Beyin Cerrahının Anıları
İsmail Hakkı Aydın
Girdap Yayınları
1.baskı
Ekim 2017
482 sayfa
 Bir beyin cerrahı olan İsmail Hakkı Aydın,nöroşirurji yani beyin cerrahisi nikahlı eşim edebiyat,musiki,güzel sanatlar metresimdir diye tarif ediyor kendini.Trabzon müftüsü olan dedesinden almaktadır ismini.Trabzon’un köklü ailelerinden ve eczacılarından Bakioğullarındandır.Atatürk Trabzon’a geldiği zaman dedemi görmek isteyen Atatürk karşısında uzun sakallı cübbeli birini beklerken sakalsız şık giyimli birini görür.Trabzon valisine dönerek “Sen hocama Aydın soyadını ver.”hafız,hoca İsmail Hakkı efendi oluyor İsmail Hakkı Aydın.Aydın kitabında köşelerde çerçeve içerisine bazı sözlerini almış.Bunların bazılarını da ben sizlerle paylaşacağım.”Beyin,ahlak,erdem,halsiyet,onur,karakter,şahsiyeti belirleyen donanım zeka;işletim sistemi ve işlemci,akıl ise yazılımdır.”
 İsmail Hakkı’yı dedesi beş yaşından itibaren yetiştirmeye başlamıştır.Dedesinden Arapça,Osmanlıca,Farsça öğrenmiştir.Babası ise çok sert ve disiplinlidir.Okul yıllarında bir ödül aldığı zaman babasına söylediğinde babasından şu tepkiyi almaktadır.”Ulan eşşek oğlu eşşek benden tebrik mi bekliyorsun,tabi ki alacaksın almazsan ayıp”diye tepki vermektedir.
 Aydın kitabını altı bölüm olarak yazmış,altıncı bölümü “Son sözü ben söyleyeyim beni bir de benden dinleyin”Aydın’ın kitabını sırf sekiz sayfa olarak yazdığı altıncı bölüm için bile okunmaya değer bir eser.
 Mesleğini ta ilkokul birinci sınıfta seçmiştir.İlkokul öğretmeninin beyninde ur vardır ve o zamanlar bunun ameliyatı pek mümkün değildir.Mesleği için ise şöyle demektedir”Allah’a her zaman şükrediyorum böyle bir organa dokunma şansı bana verdiği için,astronotlar uzaya bakarlar ama yıldızlara dokunamazlar,genetikçiler genetik bilimi yaparlar ama kromozomlara dokunamazlar,fizikçiler atomu bulurlar ama elektronlara dokunamazlar.Ama ben beyine dokunuyorum”diyor.Bilimi ise şöyle tarif ediyor”Çılgın insanların,biraz da marijinal insanların öyle herkesin onay veremeyeceği,birtakım sıradışı düşüncelerin işlerlik kazanması sonucu ortaya çıkar.”Yine bir köşe yazısını vereyim.”Haram yiyenlerin,hırsızların ve makamlarına liyakat yerine torpille atananların yüzleri kızarsaydı kaç namuslu kişi sokağa çıkabilirdi?”Yine bir köşe yazısı”Yetkililere uyarı diyanet işleri başkanı din işleri yüksek kurulu üyesi ve müftü atanacak kişilerde mutlaka felsefe,fizik,kimya,matematik,biyoloji ve genetik bilmesi şartı da aranmaktadır.Aksi takdirde islamı....zelil durumdan ve hurafelerden kurtaramayacağız.”
 İsmail Hakkı Aydın tüm Dünya’da çok iyi tanınmakta ve çok saygı görmektedir.Chicago’da bir beyin cerrahisi kongresinde gördüğü ilgi üzerine karısı Emine hanım”Ya şu Amerika’da gördüğün iltifatın binde birini Türkiye’de görsen ne olur”diyor.Aynı kongrede doktor Erhan Takçı”Hocam şu Amerika’daki itibarına bakıyorum da bir de Türkiye’dekine bakıyorum neden bizim geri kaldığımızı daha iyi anlıyorum”diyor.
 İsmail Hakkı Aydın dedik ya mesleğiyle evli,hayatı boyunca hiç tatil yapmamış.Cumartesi Pazar bayram dahil tüm günlerinde sabahları vizitini yapmıştır.
 Aydın dokuz yaşındayken Trabzon’da çok meşhur olduğu üzere babasından tabanca istemiş,akşam babası bir kutu getirmiş çok sevinerek açmış “Al oğlum senin silahın”kutuyu açınca içinde pelikan marka bir dolma kalem.İsmail Aydın ömrü boyunca tüm yazılarında dolma kalem kullanmıştır.Cebinde daima iki tane dolma kalem olur biri mavi biri siyah ve bu durum dokuz yaşından beri devam etmektedir.Yine bir köşe yazısı verelim”....cahillerin sanatçı,soytarıların sporcu,sapıkların entel,hainlerin aydın,ahlaksızların star olduğu bir toplum!”İsmail Hakkı Aydın Dünya’da nöroşirurjenlerin mekkesi İsviçre’nin Zürich kenti oranın en büyüğü ise Gazi Yaşargildir ve İsmail Hakkı Aydın Yaşargilin yetiştirdiği en büyük talebesidir.Bir köşe yazısı daha sıkıştıralım bu araya.”Bazı toplumların Beyin cerrahına ihtiyacı olmaz”
 Köşe vuruşlarında devam edelim.”Fatih Sultan Mehmet Fatih medresesini inşaat ettirdikten sonra başına atadığı medrese emininden(rektör)kendisi için medresede bir oda ister.Rektör şu karşılığı verir.Medresede size oda vermem için sizin burada müderris(profesör)ya da molla(öğrenci)olmanız gerekir.Bağışlayın)diyerek cevap vermiştir.Bir başkası”Allah insanoğlunu Dünya’ya medeniyet ve refah için gerekli araştırma ve buluşları gerçekleştirmek için göndermiştir.
 Kitabın üçüncü bölümü İsmail Hakkı için kim ne dediye ayrılmıştır.Tabii ki bunu profesör doktor Mahmut Gazi Yaşargil’le başlayalım.Doktor Aydını gerek deneysel gerekse klinik Nöroşirurjide,çok çalışkan,ilgili,gayretli,başarılı bir cerrah olarak bilirim.Edebiyat musiki ve sanat alanlarındaki başarılarında da ismini taşıdığı dedesinden aldığı genleri aşikardır.”
 Araştırmacı yazar Levent Ağaoğlu ise şöyle demiştir.”İsmail hocamız her ne kadar beyin cerrahı alanında uzmanlaşmış ise kendileri kurucu 20 düşünürümüzün en seçkinlerinden olan Buhara doğumlu Türk tıp adamı İbni Sina gibi çok yönlü tıp insanlarının çağımızda yaşayan temsilcisidir.”
Profesör doktor Gülçin Yahya Kaçar Gazi Üniversitesi Türk Musikisi Konservatuvarı başkanı”Doğu ile batının geçmiş ile geleceğin ilim ve bilimin akıl ile fikrin madde ile mananın kavuştuğu bir noktada nev’i şahsına münhasır olarak temayüz etmiş dahi,üstün bir meziyet ve şahsiyet Profesör doktor İsmail Hakkı Aydın.”
 Sözlerimi ağabeyim Metin Apaydın’ın bir sözüyle bitireyim.”Okumaya geç kaldığım bir kitap.”Siz siz olun geç kalmayın.

1 yorum:

  1. İnanılmaz yazı! Yazıları meraklı olmak için giderek daha iyi bir hale getirdim, ayrıca bunu yaratmak için birkaç yeni iyileştirme önermek istiyorum. alzheimer ameliyati

    YanıtlaSil